Çoğumuz zengin olmak için daha çok kazanmamız gerektiğini düşünürüz. Daha çok kazanmak için de daha çok çalışmamız gerektiğini sanırız. Ama bu o kadar da doğru değildir. Birçok zengin insan şu altın formülü iyi bilir: “Para için çalışmak değil, paranızın sizin için çalışması sizi zengin eder.”
Diyelim ki her ay 100 lira biriktiriyorsunuz ve biriktirdiğiniz parayı yastığınızın altına koyuyorsunuz, ya da bir kitap arasına, ya da hiç kimsenin bulmayacağı bir yere. Her ay 100 lira biriktirdiğiniz sürece 1 yıl sonunda tam 1.200 liranız olur. 10 yıl sonunda da 12.000 liranız. Ama eğer paranızı sizin için çalıştırırsanız?..
Mesela bir bankaya götürüp %10 faiz oranından yatırırsanız, 10 yıl sonunda yaklaşık 20.000 liranız olur. Yani sırf paranızı yastık altında tutmayıp bankaya götürdüğünüz için banka size 8.000 lira ilave para vermiş olur. Tasarruf yapmanın ne kadar zor olduğunu bildikleri için bankalar bu başarınızı mükafatlandırmak isterler. Paranızın enflasyon denen canavar altında ezilmesini önlemek için de devlet buna destek verir, paranızı sigorta eder.
Bankalar paranızın sizin için çalıştığı tek yer değildir. Dilerseniz paranızı iyi bir şirkete veya başarılı projelere de yatırabilirsiniz. O şirketler büyüdükçe ya da projeler geliştikçe yatırdığınız paralar onlarla birlikte büyürler. Hisse senedi, bono, tahvil veya fon denilen şeyler işte bunlardır.
İşte, zenginlerin daha az çalışmalarının altındaki formül budur!
O nedenle paranızı yemeyin ama yanında da yatmayın!